• /TL
    %
  • /TL
    %
  • /TL
    %
  • /TL
    %
  • /TL
    %
  • /TL
    %
  • /TL
    %
  • /TL
    %

Kalkışma, darbe girişimi sonrası son haberler 20 temmuz

Kalkışma, darbe girişimi sonrası son haberler 20 temmuz

Başbakan Yıldırım: 'Merhamet gösterilmeyecek'

Türkiye-Gürcistan Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi’nin ilk toplantısı Başbakan Binali Yıldırım ve Gürcistan Başbakanı Giorgi Kvirikashvili’nin eşbaşkanlıklarında Başbakanlık Çankaya Köşkünde yapıldı. Toplantı sonrasında düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Başbakan Binali Yıldırım, darbe kalkışmasında bulunanlara merhamet gösterilmeyeceğini, adaletin gereğini yapacaklarını söyledi.

Türkiye’de borsa açılmayacak, faizler fırlayacak, kur rayından çıkacak’ diye propaganda yapanlar, yenilenler, mağlup olanlar başka alanlarda Türkiye’nin geleceği hakkında kehanete başladılar” ifadelerini kullanan Başbakan Yıldırım, bu propagandaların hepsinin çöktüğünü kaydederek, Pazartesi günü sanki darbe olmamış gibi Türkiye’deki göstergelerin hangi seviyede olması gerekiyorsa o seviyede olduğunun altını çizdi.

Türkiye’nin büyük bir devlet, Türk milletinin büyük bir millet olduğunu ifade eden Yıldırım, “Türk milletini sınamaya kalkmak en büyük çılgınlıktır. Bu çılgınlığı yapanlar sonucunu gördüler ve katlanacaklar. Bu işten kaçış yok. Merhamet sahibiyiz ama merhamet ancak ve ancak hak edene karşıdır. Vatandaşının üzerine silah doğrultan, vatandaşının üzerine tankları süren, havadan bombalar yağdırana merhamet yok, burada adalet var, adalet gereğini yapacaktır. Bir daha, sittinsene böyle bir işe kalkışılmayacağı kanaati toplumda yerleşecektir. Türkiye demokrasisini geliştirmiş bir ülkedir, bir yandan Avrupa ile entegrasyonunu sağlarken, bir yandan da komşuları ile ilişkilerini artıran bir ülkedir. Türkiye geçmiş asrın yöntemleri ile yön verilecek, şekil verilecek bir ülke olmaktan çoktan çıkmıştır” dedi. 

Diyarbakır’da firari 14 polis aranıyor

Diyarbakır’da darbe girişimi soruşturması çerçevesinde, haklarında çeşitli suçlar nedeniyle gözaltı kararı çıkartılan 14 polisin kayıplara karıştığı ortaya çıktı. Diyarbakır Emniyeti’nin firari polisleri bulmak için yoğun mesai harcadığı bildirildi.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili başlatılan soruşturma çerçevesinde, aralarında 21 emniyet müdürünün de olduğu çeşitli rütbelerdeki 85 polis hakkında gözaltına alınma, ev ve çalışma odalarında arama, el koyma ve dijital verilerin ele geçirilmesi kararı verildi. Bu çerçevede düzenlenen operasyonda, hakkında karar çıkarılan 71 şüpheli emniyet personeli gözaltına alındı. Gözaltına alınan polisler, ifadeleri alınmak üzere Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü. Aralarında rütbelilerin de bulunduğu 14 polisin ise, darbe girişiminin gerçekleşmesinin ardından kayıplara karıştığı öğrenildi. Diyarbakır Emniyeti’nin firari polislerin bulunması için yoğun mesai harcadığı bildirildi.

Gözaltına alınan ve aranan emniyet mensuplarının, “Cebir ve şiddet kullanarak, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya veya bu düzen yerine başka bir düzen getirmeye veya bu düzenin fiilen uygulanmasını önlemeye teşebbüs”, “Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs” ve “Silahlı terör örgütü kurmak” suçlarından yargılandığı da belirtildi.

Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonu; kamuda 49 bin 321 kişi görevden alındı

En çok Milli Eğitim Bakanlığı'nda görevden almalar yaşandı

Darbe girişiminin ardından bakanlıklar ve kamu kurumlarında on binlerce personel görevden alındı. Başbakanlık, İçişleri Bakanlığı, YÖK, Milli Eğitim Bakanlığı, MİT, Diyanet İşleri Başkanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Maliye Bakanlığı ve Enerji Piyasası Denetleme Kurumu’nda toplam 28 bin 321 kişi görevden alındı.

Hürriyet'in haberine göre; Milli Eğitim Bakanlığı özel eğitim kurumlarında görev yapan 21 bin öğretmenin lisansını da iptal etti. Toplamda ise 49 bin 321 kişi görevden alınmış oldu.

Başbakanlık'ta, FETÖ darbe girişiminin ardından Çankaya'daki Başbakanlık ek binada görevli 257 personelin görevden uzaklaştırıldığını ve kimliklerinin alındığını bildirdi. Görevden uzaklaştırılan personelden 230'unun raportör, 19'unun uzman, 6'sının müşavir, 2'sinin hukuk müşaviri olduğu belirtildi.

İçişleri Bakanlığı’na bağlı 8 bin 777 personel görevden uzaklaştırıldı. 7 bin 899 emniyet personeli ile 614 jandarma, 30 vali ve 47 kaymakamın listede olduğu öğrenildi.

Milli Eğitim Bakanlığı, 15 bin 200 personelin açığa alındığını duyurdu. Ayrıca özel eğitim kurumlarında görev yapan 21 bin öğretmenin de lisansı iptal edildi. Böylece 36 bin 200 öğretmenin görevine son verilmiş oldu.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK), bütün devlet ve vakıf üniversitelerinin dekanlarının istifasını istediğini açıkladı. Buna göre, 1577 dekanın istifası istendi, bunların 1176’sı devlet, 401’i ise vakıf üniversitelerinde görev yapıyor.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nda görev yapan çeşitli unvanlardaki 393 personelin görevden uzaklaştırıldığı belirtildi.

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın merkez, taşra ve yurt dışı teşkilatında her kademede görev yapan personelden, aralarında 3 il müftüsü, 1 daire başkanı, 1 Başkanlık müşavirinin de bulunduğu 492 kişi, darbe girişiminde bulunan FETÖ/PDY ile ilişkili oldukları gerekçesiyle görevlerinden uzaklaştırıldı.

Bakanlar Kurulu toplantısı sonrasında Başbakan Binali Yıldırım da Maliye Bakanlığı'nda 1500'den fazla çalışanın açığa alındığını belirtti.

Milli İstihbarat Teşkilatı'nda (MİT) pasif görevde bulunan yaklaşık 100 personel görevden alındı.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu'nda (EPDK) görev yapan 25 personel, FETÖ/PDY ile bağlantıları olduğu gerekçesiyle görevinden uzaklaştırıldı.

EPDK yetkilileri paralel devlet yapılanmasına yönelik kurum bünyesinde tespit ve soruşturma süreçlerinin devam edeceğini vurguladı.

700 MEB personeli görevden uzaklaştırıldı

Fethullahçı Terör Örgütü’nün 15 Temmuz'da yaptığı darbe girişimin ardından İzmir’de 700 MEB personeli görevden uzaklaştırıldı.

Yükseköğretim Kurulu'nun (YÖK) istifasını istediği 39 dekan ise istifasını sundu.
15 Temmuzda yapılan darbe girişimin ardından Milli Eğitim Bakanlığına bağlı yaklaşık 700 personel İzmir’de görevinden uzaklaştırıldı. 700 personelin açığa alınmasıyla başlayan süreçte bu sayının yükseleceği öğrenildi. Ayrıca darbe girişimi sonrası YÖK'nü istifasını istediği İzmir’de görevli 39 dekan istifasını sundu. 

Türkiye'nin konuştuğu er hakkında karar verildi

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında gözaltına alınan askerlerden Sultançiftliği'nde görev yapan Bursalı er Enes Gül, serbest bırakıldı. Gül'ün polis tarafından sorgulanırken çekilen görüntüleri sosyal medyada paylaşılmıştı.

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında gözaltına alınan İstanbul Sultançiftliği'nde görev yapan Bursalı er Enes Gül'ün sorgulanırken ki görüntüleri sosyal medyada paylaşılmıştı. İstanbul 8. Sulh Ceza Hakimliği, “Şüphelinin terhisine 1-2 gün kalması, kışlasına dönemeyecek olması, tutuklama tedbirinin ağır olacağı” gerekçesiyle Enes Gül, hakkındaki tutuklama talebini reddetti. Mahkeme Enes Gül için adli kontrol tedbiri uygulayarak serbest bırakılmasına karar verdi.
Polis tarafından sorgulanan Gül, “Mehmet üsteğmen geldi, 'herkes üstünü giysin tatbikat var' dedi. Garajlar bölgesine gidip silahları aldık. Binbaşı Enver Muratoğlu geldi. Bizi durdurdu. 'kışla içinde 2 tur atacağız' dedi. Bir tur attıktan sonra nizamiyeden dışarıya çıktık. Mahmutbey tarafında trafik tıkandı. Tanka vurmaya başladılar. Araç komutanı bize, 'siz içeriye girin' dedi. Daha sonra bölük komutanımızı içeriye çektiler. Bize de dışarıya çıkın dediler. 'mühimmatlarımız var' dedik. Sonrasında polis geldi, silahları ve mühimmatları ben teslim ettim” demişti. 

YÖK, bin 577 dekanın istifasını istedi!

Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK), bütün devlet ve vakıf üniversitelerindeki bin 577 dekanın istifasını istedi.

YÖK, bütün devlet ve vakıf üniversitelerinin dekanlarının istifasını istedi. İstifası istenen dekanların bin 176'sı devlet ,401'i ise vakıf üniversitelerinden oluşuyor. 

İLK İSTİFALAR GELDİ

YYÜ’de 15 dekan istifa etti
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’ndeki 15 dekan istifa etti.
Karabük Üniversitesi
Karabük Üniversitesi'nde 14 dekan Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK) isteği doğrultusunda istifalarını sundu.
Adıyaman Ünivesitesi
Adıyaman Üniversitesi’nde 13 fakülte dekanı, Yüksek Öğretim Kurulu’nun (YÖK) isteği doğrultusunda istifalarını sundu. 
Süleyman Demirel Üniversitesi
Yüksek Öğretim Kurulu'nun (YÖK), devlet ve vakıf üniversitelerindeki tüm dekanların istifasını istenmesini ardından Süleyman Demirel Üniversitesi'nde (SDÜ) 19 fakülte dekanı istifa etti. 

Şişli Belediye Başkan Yardımcısı hayatını kaybetti

Şişli Belediyesi İmar ve Şehircilikten Sorumlu Başkan Yardımcısı Cemil Candaş (52) Şişli Belediye binasında uğradığı silahlı saldırı sonucu yapılan tüm müdahalelere rağmen kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.

Şişli Belediyesi İmar ve Şehircilikten Sorumlu Başkan Yardımcısı Cemil Candaş (52), dün Şişli Belediye binasında silahlı saldırıya uğramıştı. Başından vurularak ağır yaralanan Candaş, hastaneye kaldırılırken saldırgan belediyenin güvenlik görevlileri ve personeli tarafından etkisiz hale getirildikten sonra polis tarafından gözaltına alınmıştı. Candaş, yapılan tüm müdahalelere rağmen kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
Şişli Belediyesinden yapılan yazılı açıklamada, “7 ay önce göreve gelen Cemil Candaş, eskiden beri Şişli’yi imarda rant yuvası olarak gören ve bundan sonra da böyle devam edeceğini sananlara göz açtırmamıştır. Onurlu duruşu ve dürüst kişiliği ile herkese örnek olan Cemil Candaş, daha önce de iki kez silahla tehdit edilmiş ve konuyla ilgili olarak savcılığa suç duyurusu yaparak koruma talebinde bulunmuştur. Ne yazık ki, olayın olduğu güne kadar kendisine koruma tahsis edilmemiş olup, menfur saldırıdan sadece 2 gün önce tekrar savcılığa giderek, olayın ciddiyetini bir kez daha aktarmıştır. Başkan yardımcımız Cemil Candaş’ı katleden ve temiz bir Şişli istemeyenlerin, bu hain saldırısını şiddetle kınıyoruz. Failler, temiz belediyecilik ilkemizi bir türlü kabullenemeyip, bozuk düzenin devam etmesini isteyenler ve rant kapıları teker teker suratlarına kapananlardır. Olayın en ince ayrıntısına kadar aydınlatılması, azmettirenlerin bulunması için İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ve emniyet güçleri ile yakın temaslarımız devam etmektedir. Çok kıymetli çalışma arkadaşımızı katledenlerin peşini bırakmayacağımızı ve hainlerin en ağır cezayı alması için hukukun bize verdiği her türlü olanağı kullanacağımızı herkesin bilmesini isteriz. Adalet önüne çıkarılıp, cezalarını alıncaya kadar Cemil Candaş’ı katledenlere şunu haykırıyoruz; ne sizlerin, ne başkalarının ne bugün ne de yarın, Şişli halkını sömürmesine canımız pahasına izin vermeyeceğiz! Korkmuyoruz! Bizler sadece çok sevdiğimiz bir çalışma arkadaşımızı kaybetmedik, haksızlıklar karşısında dilsiz şeytan olmayan, gerçek bir demokratı kaybettik. Her zaman sevecen kişiliğiyle hatırlayacağımız Cemil Candaş’a Tanrı’dan rahmet, kederli ailesine ve sevenlerine başsağlığı diliyoruz” denildi.

Trabzon’da polise saldırı: 3 şehit

Trabzon’un Maçka ilçesinde çevik kuvvet minibüsüne yönelik saldırıda 3 polis şehit oldu. Saldırıda 4 polis, 1 sivil yaralandı.

Trabzon'un Maçka ilçesinin girişinde ekip minibüsüyle yol kontrolü yapan polislere, yaklaşık 50 metre mesafedeki dağlık alandan teröristlerce saldırı gerçekleştirildi.

El bombaları ve uzun namlulu silahlarla yapılan saldırı sonrası polisler ile teröristler arasında çatışma yaşandı.

İlk bilgilere göre saldırıda 3 polis şehit olurken, 4 polis de yaralandı. Olayda 1 vatandaş da yaralandı.

Yaşanan çatışmanın ardından teröristler, dağlık alana kaçtı.

Kaçan teröristleri takip eden Özel Harekat ve Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri arasında sıcak temas sağlandı.

Teröristlerin yerlerinin tespit edilebilmesi için güvenlik güçlerince insansız hava aracı olarak bilinen dron havalandırıldı.

Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı olay yeri inceleme ekipleri, olayın olduğu yerde çalışma başlattı.

Polis aracının altında patlamamış el bombası bulunması nedeniyle çevreyi güvenlik şeridine alan polis, vatandaşları bölgeden uzaklaştırdı.

Aracın altındaki el bombası, bomba uzman ekiplerince kontrollü patlatıldı.

Saldırı sonrası ilçe halkı, güvenlik güçlerine yardımcı olmak için olay yerine geldi ancak ilçedeki hoparlörlerle güvenlik gerekçesiyle vatandaşların çevreyi boşaltması istendi.

Saldırının ardından ilçeye giriş ve çıkışlar kapatılırken, ilçeden geçen Trabzon-Gümüşhane karayolu da ulaşıma kapatıldı. Yaklaşık bir saat kapalı kalan yolda ulaşım, güvenlik güçlerince kontrollü sağlanmaya başlandı.

Öte yandan, saldırı sonra Maçka'nın yanı sıra Trabzon il merkezinde de belediye hoparlörlerinden kan anonsu yapıldı.

Bunun üzerine çok sayıda vatandaş ve emniyet mensubu kan vermek için yaralıların kaldırıldığı Karadeniz Teknik Üniversitesi Farabi Hastanesi’ne gitti.

Hastaneye gelen bazı polislerin gözyaşlarını tutamadığı görüldü.

Maçka ilçesi esnafı Köksal Danışmaz, olayın olduğu yere yakın bir personeli olduğunu belirterek, “Kendisi beni aradı ve polise saldırı olduğunu söyledi. Ben de olay yerine geldim ve yaralı ve şehit olan polislerimizi ambulansa yerleştirdik. Daha sonra güvenlik güçleriyle teröristlerin patika yoldan inebileceğini düşünerek yolu tuttuk ancak onlar dağlık alanda, şu an için kaçmayı başardı. İki tane gül gibi evladımız kollarımızda şehit oldu” dedi.

11 YIL ÖNCE ÇATIŞMA YAŞANMIŞTI

Trabzon'un Maçka ilçesinde, 21 Ağustos 2005'te, terör örgütü mensuplarının bir marketten alışveriş yaptığı ihbarını alan İlçe Emniyet Amirliğine bağlı ekipler, markette kontrol yapmış, kontrol sırasında üç kişi oldukları belirtilen terör örgütü mensupları ile güvenlik güçleri arasında çatışma çıkmıştı.

Çatışmada, Komiser Muavini Tolga Doğruel yaralanmış, güvenlik güçleri, 3 kişi oldukları belirtilen teröristleri takibe almıştı.

İlçede yapılan operasyon sonucu 22 Ağustos'ta kaçan teröristlerden biri ölü, diğeri yaralı ele geçirilmiş, bir polis memuru ise yaralanmıştı.

Kaçan 3'üncü terör örgütü mensubu ise 25 Ağustos'ta yakalanmıştı.

Habermark

Kaynak: Milliyet, Hürriyet, Dha, İha