Ahmet Davutoğlu'ndan Tahir Elçi ve öldürülen polisler hakkında açıklama
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürüldüğü, 2 polisin de şehit olduğu olayın aydınlatılması için soruşturmanın bütün kapsamıyla yürütüldüğünü belirterek, “Elimizdeki veriler ışığında ama zaten olayın görüntüleri açık bir şekilde ortaya koyuyor ki, eğer 2 polisimize dönük bu haince saldırı yapılmamış olsa bu olay o güzergah içinde 100 metre ötede yaşanmayacaktı. Olayın sorumlusu da, müsebbibi de bölücü terör örgütüdür” ifadelerini kullandı. Tahir Elçi olayı, Ahmet Davutoğlu Tahir Elçi için ne dedi?, Tahir Elçi son durum 29.11.2015
Türkiye-Avrupa Birliği Zirvesi’ne katılmak üzere Belçika’ya seyahati öncesi Esenboğa Havalimanı’nda gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Başbakan Davutoğlu, “Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesi olayına ilişkin elinizde yeni bilgiler var mı? Özellikle uzak mesafeden atılan bir kurşunla hayatını kaybettiği belirtiliyor. O kurşun çekirdeğinin bulunması için bölgede sağlıklı bir olay yeri inceleme çalışması yapılabildi mi?” sorusuna, “Bir kez daha taziyelerimizi ifade etmek istiyorum. Dün muhterem eşleri Türkan Hanım’ı aradığım zaman kendisine de ifade ettim. Kayıp sadece Elçi Ailesi’nin kaybı değil. Barolar Birliği Başkanı Sayın Feyzioğlu’na da ifade ettim, sadece avukatlarımızın, baroların kaybı değildir, bütün Türkiye’nin kaybıdır. Çünkü her bir vatandaşımızın hayatı, izzeti hepimizin ortak değeridir” şeklinde cevap verdi.
“OLAYLA İLGİLİ SORUŞTURMA BÜTÜN KAPSAMIYLA YÜRÜTÜLÜYOR”
Olayla ilgili soruşturmanın bütün kapsamıyla yürütüldüğünü bildiren Davutoğlu, şöyle devam etti:
“Ama şunun bilinmesi iktiza eder. Daha olay olduğu anda hemen devleti suçlayan, dün Meclis kürsüsünden de hükümete ve devlete dönük ’katliam’ gibi ifadeler kullanan siyasilere dönük olarak da söylüyorum, her olayda, Ankara Garı’nda DEAŞ terör yapar döner devlete ’katil’ demeye kalkarsanız, Sayın Tahir Elçi hayatını kaybeder ortada hiçbir delil yokken devlete, hükümete bu işi mal etmeye kalkarsanız ve olayın hemen öncesinde şehit edilen 2 polisimizin canını yok sayarsanız, onlara dönük hiçbir şey söylemeden sanki Sayın Tahir Elçi’ye dönük devletin bir provokasyonu varmış gibi bir tutum takınırsanız bu hem ülkeye barış getirmek hem de siyasal anlamda bedeli olan bir tutumdur.”
“HERHANGİ BİR HDP’LİNİN AĞZINDAN 2 POLİSİMİZİN ŞEHİT EDİLMESİYLE İLGİLİ BİR ŞEY DUYDUNUZ MU?”
“Herhangi bir HDP’linin ağzından 2 polisimizin şehit edilmesiyle ilgili bir şey duydunuz mu?” diyen Davutoğlu, “Bizim için şehit edilen 2 polisimiz de, hayatını kaybeden Sayın Tahir Elçi de aynı ölçüde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olmak bakımından hayatları aynı ölçüde azizdir. Dün Meclis’te gördüğüm tablodan gerçekten teessüf ediyorum. Her olayı istismar ederek terör örgütünün sözcülüğünü yapanlar ve bu sözcülük üzerinden Türkiye’de kaos ortamı çıkarmaya çalışanlar bilsinler ki önce Elçi Ailesi ki, ben kendilerine teşekkür ediyorum, olay karşısında son derece vakur bir şekilde tutum takındılar. Kendilerine de söz verdim, bu olay aydınlatılacaktır. Bu olayın üstü örtülmesi gibi bir şey söz konusu da değil. Görüyorsunuz, görüntülerden hepsi ortada. Türkiye’de bu şartlarda, hukuk devleti kuralları içinde ne gerekiyorsa yapılacak” ifadelerini kullandı.
“TERÖRE KARŞI MÜCADELEMİZ KARARLI BİR ŞEKİLDE SÜRECEK”
Dün İçişleri Bakanı Efkan Ala, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz’den olayla ilgili bilgileri aldığını belirten Davutoğlu, şunları söyledi:
“Şimdi gelirken tekrar İçişleri Bakanımızı, Adalet Bakanımızı gece boyu yapılan çalışmalarla ilgili dinledim. Öncelikle bilmek lazım ki ilk saldırı, yani Sayın Tahir Elçi açıklama yaparken ondan bağımsız olarak başlayan ilk saldırı -100 metre ötede 2 polisimizi şehit eden, birini olay anında, birini de daha sonra- teröristler tarafından yapıldı. Teröristler bu saldırıyı yaptıktan sonra, polislerimiz şehit olduktan sonra herhalde teröristlerin oradan ellerini kollarını sallayarak gitmelerine kimse izin vermez. Gördüğünüz gibi teröristleri takip eden polislerimiz var. Sayın Tahir Elçi de açıklama sonrasında orada bulunuyor. Eğer teröristlerin polislerimize dönük saldırısı olmasaydı bütün bu acı olaylar muhtemelen hiç yaşanmayacaktı. Eğer Diyarbakır’ın o tarihi Sur bölgesinde hendekler kazılmamış, terör faaliyetleri yapılmamış olsaydı şu anda bu canlarımız kaybolmadığı gibi o güzelim Diyarbakır’da herkes huzur içinde yaşıyor olacaktı. Bütün bu olayların sorumlusu terör olaylarını tekrar başlatan bölücü terör örgütüdür. Ona karşı mücadelemiz kararlı bir şekilde sürecek. Kimse bu mücadelenin üzerine gölge düşüremeyecek.” ifadesine yer verdi.
“EĞER BİRİSİ BU OLAYIN ÖRTÜLMESİNİ İSTİYORSA BU TERÖR ÖRGÜTÜ”
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin vefat etmesiyle ilgili bütün detaylı çalışmaların yapıldığına, soruşturmanın yürütüldüğüne dikkat çeken Davutoğlu, “Bu olayın aydınlatılmasını isteyenler hep beraber şimdi şu soruyu soralım; olayın hemen sonrasında oraya olayı aydınlatmak üzere giden başsavcımıza ve ekibine roketlerle kim saldırdı? Olayı aydınlatmak için daha sonra gidildiğinde bombayla kim saldırdı? Eğer birisi bu olayın örtülmesini istiyorsa bu terör örgütü. Sayın Tahir Elçi’nin hayatını kaybetmesi olayı mutlak surette aydınlatılacak. Bu bizim taahhüdümüzde mutlaka ortaya çıkartılacak” ifadelerini kullandı.
“BEN ’SUİKAST’ DEMEDİM”
Olayla ilgili çok önemli bir ayrıntıyı gazetecilerle paylaşan Başbakan Davutoğlu, şunları kaydetti:
“Yapılan çalışmalar esnasında Sayın Tahir Elçi’nin yanında bulunan tabancada yapılan balistik incelemede bu tabancanın önce ilk polisimizi şehit eden teröristin elindeki tabanca olduğu tespit edilmiştir. Yani Sayın Tahir Elçi’nin cenazesinin hemen yanında ve o çıkan muhterem şehidimizin, mübarek bedeninden çıkan merminin bu tabancadan atılmış ateşle olduğu tespit edildi. Terörist kaçarken bu tabanca da Sayın Tahir Elçi’nin çok yakınında daha sonra tespit ediliyor. Bütün bu izlerin üzerinden gidilecek. Olay ne ise mutlaka aydınlatılacak. Dün de söyledim, hemen bunu da istismar ediyorlar. ’Efendim, Başbakan suikast’ dedi. Hayır, böyle bir şey söylemedim. Ben şunu söyledim; ’Sebep ne olursa olsun aydınlatılacak.’ İster bir suikast şeklinde bilinçli bir şekilde Sayın Tahir Elçi öldürülmüş olsun, isterse polislerimizin şehit edilmesi üzerine teröristlerin takibi esnasında, çatışma arasında kazaen, kazaen derken bu polisimizin yaptığı bir şey diye söylemiyorum. Bu aydınlatılacak derken teorik olarak olabilecek bütün alternatifleri zikretmek babında söyledim. Ne olmuş olursa olsun bu mesele mutlak surette aydınlatılacak. Bunu da ifade edeyim. Elimizdeki veriler ışığında ama zaten olayın görüntüleri açık bir şekilde ortaya koyuyor ki, eğer 2 polisimize dönük bu haince saldırı yapılmamış olsa bu olay o güzergah içinde 100 metre ötede yaşanmayacaktı. Olayın sorumlusu da, müsebbibi de bölücü terör örgütüdür. Herkes de tavrını açık ve net bir şekilde ortaya koymak durumundadır. Biz bölgede demokratik hukuk kuralları içinde her türlü çalışmayı yapacağız. Ama teröre asla ve asla taviz vermeden kararlı bir şekilde mücadelemizi sürdüreceğiz. Bir kez daha şehit 2 polisimize ve Sayın Tahir Elçi’ye Allah’tan rahmet diliyorum, ailelerine sabır niyaz ediyorum. Hem ailelerine hem de Türkiye Barolar Birliği nezdinde bütün avukatlarımıza ve barolarımıza da baş sağlığı diliyorum.” şeklinde açıklama yaptı ve konuşmasını sonlandırdı.
Habermark Politika